25 Ocak 2010 Pazartesi

Memleket bembeyazzzz Bırrrr...

Tatilde hemen yola çıktık iyiki hemen çıkmışız geldiğimizle beraber kara kış yüzünü iyi gösterdi.
İzmir'de görmesi pek mümkün olunmayan karla tanıştı sonunda. Ama fotoğraf çekemedim.Soğuk olmasına ve elinde eldiven olmamasına rağmen karı eve gidesiye kadar bırakmadı elinden eve girincede erimesine bir hayli şaşırdı:))
Dedesiyle birkaç foto çektik. Bu haliyle görünce onu Cuma namaza giden Afganistan'lı çocuklara benzettim.Çok tatlı oldu sıpa..
Bir süre yine yokuz galiba tatil bitiminde görüşmek üzere sevgiler hepinize:))



21 Ocak 2010 Perşembe

Annenin fen ve teknoloji dersi sergisi

Oldukça yogun bir haftaydı. Nasıl geçti anlamadım. Bu arada 1 hafta kadar bloglara hiç uyramadım bundan sonra telafi ederim artık.
Gelelim yogunluğun sebebine Okulumda branşımla ilgili bir sergi açtım. Topla, ayır,düzenle, sunum yap ve tekrar toplayıp kaldır derken ben bitik bir vaziyetteyim. Gerçekten yoruldum ama çok güzel bir yorgunluk oldu benim için.Aslında oğlumun bloğuna niye yazayım dedim önce ama gelen yorumlar, eleştiriler o kadar olumlu ve güzeldi ki paylaşamak istedim blog dostlarımla..
Neyse sözü uzatmayayım sizi sergimde kısa bir gezintiye çıkartayım:)))






















Gün ışığı çiçeğim


Biricik Alya'mın annesi Esra ve Prenses kuzu Defne bize gün ışığı çiçeğinden yollamış. Çok mutlu oldum teşekkürler.
Bayağı bir zamandır blogları takip edemedim ama anladığım kadarıyla nerdeyse herkese gitmiş bu çiçekten.. Bu sebeplen biraz tembellikten, ama en çok kimseyi ayırıp seçemiyeceğimden tüm blog dostlarına gönderiyorum çiçeğimi..
Dostluğunuzu ,bilgilerinizi esirgemediğiniz için teşekkürler..

11 Ocak 2010 Pazartesi

Mini oyun grubu

Oyun grubu kurmak ne zormuş.Bir kere aynı ay grubundan arkadaş bulmak çok zor blog ortamında denedim ama olmadı.İzmir'li annelerle buluşacaktık bir türlü buluşamadık.Bir kere herkesi aynı gün buluşturmak oldukça zor oluyor mutlaka birinden birinin işi çıkıyor. Okuldan ayarlayalım dedim ve mutlaka ay yakın olacak kuralını kaldırdım okey dendi. Ama yine aynı mesele aynı gün buluşmak. Neyse biz de Narin ve Arda'yla buluştuk.



İlk başta benim haşin ve asi Tuna'm Arda'ya kötü davransada sonra sonra alıştılar. Arda çok sevecen bir çocuk Tuna'ma sarılmak, beraber dışarıdaki iş makinasının kepçesini indirip kaldırmasını elini omuzuna atıp izlemek, tosunuma masaj yapmak istiyor. Ama benim karadeniz erkeğim hiç ellettirmez kendisine biz bile evde nadiren boğuşuruz hemen '' ditt ditt'' der ellerini silkeleyerek. Ah keşke Arda'mada ''dittt' deseydi. Bir eliylen kulağını diğeriyle saçını tuttu. sonuç geç kurtarınca uzun bir süre kırmızı bir kulaklan gezdi arkadaş.. Sonra sarıldı öptü bu ..bu çocuklar böyle oluyor galiba bir küs bir barışık.. Yukarıda masa altında Tunam Arda'nın kucağında ''nennii'' yaparken görülüyor:))
Videoda koydum ama ne Narin nede ben çekim süresince hiç susmamış sürekli komut vermişiz.

5 Ocak 2010 Salı

Eşleştirme -sözcük kartları -2

Yine Ayça'da gördüm.Ancak bazı hayvanların ne olduğunu bilmiyorsunuz sözlüğe ihtiyaç var sanırım. Tuna'mın hayvanları çok sevdiği düşünülürse diğerlerine göre daha ilgi çekici geldi.